Sanırım bu yazı belgesel tadında bir yazı olacak. Koalalar hakkında ilginç bir bilgi vereceğim. Koalalar TEMBELLER. 😄 Eminim çok şaşırdınız şuan. Aslında olay şöyle; koalalar akşama kadar tek yaptıkları iş bir ağacın tepesinde yavaş yavaş okaliptus yapraklarını yemektir. Günde sadece yarım metre hareket ederler ve su kaynaklarına gitmeye erindikleri için bünyeleri bütün su ihtiyaçlarını yediği yapraklardan alır. Tabi ki daha bir sürü bilgi var koalalar hakkında ama biz almamız gereken bilgiyi aldık sanırım. Bu arada koalaları çok severim hatta küçükken ödev bile yapmıştım onlar hakkında. Neyse biz yazımıza dönelim. Acaba bizim içimize de mi kaçıyor bazen bu uzak durmamız gereken tip? Sanırım cevap evet. Mesela bir işe başlamanız gerektiğini biliyorsunuz ama sürekli o işi erteliyorsunuz. Pazartesi yaparım.. yarım saat sonra yaparım.. 5 dakika sonra yaparım... bu liste böyle ilerler... ya da tam başlayacakken hiç aklınıza gelmeyen şeyler aklınıza gelir. Evet, bence de çok sinir bozucu bir durum. Fakat şöyle bir gerçek var: Biz genel olarak motive olup öyle başlamak istiyoruz bir işe ama her zaman motive olmayı bekleyemeyiz çünkü her seferinde motive olmayı beklersek eğer çoğu yapacağımız işi de yapamayız.
Barış Özcan’ın bir videosunda şöyle bir ifadeye rastladım; Ertelemek, bir zaman yönetimi problemi değildir. Bir DUYGU yönetimi problemidir. Bir işe başladığımızda yapamam, olmaz, bunu başaramayacağım vs. gibi şeyler söylüyorsak eğer bunlar NEGATİF duygulardan kaynaklanıyor. Yani bunlar aslında kendinden şüphe duymak, endişelenmek ya da özgüvensizlikten kaynaklanıyor.
Kaizen yöntemi diye bir yöntem var belki daha önce duymuşsunuzdur ben Hikmet Anıl Öztekin’in bir videosun’da bu yöntem ile karşılaştım. Kaizen yöntemi dünyaca ünlü bir Japon öğretisidir. Bir işi sadece BİR dakika boyunca yap diyor, o işi yapmayı sevmiyorsan ya da hiç canın istemiyorsa bile yap. Çünkü muhtemelen sen başladıktan bir dakika sonra şöyle diyeceksin: “Zaten başladım biraz daha devam edeyim.” Böylelikle yapman gereken işe başlamış oluyorsun. Denemeye değer bence. Bu arada fazla kilo da insanları tembelleştiriyormuş o yüzden dikkat. 😊
Aslında şunu bilmek gerekiyor: “Hayat, yeni şeyleri keşfetmek demektir.” Geçmişte İslam; sanat, bilim, matematik, edebiyat ve daha bir sürü şey ile meşguldü yani kısacası ‘üretmek’ ile meşguldü. Üretiyordu ama yaklaşık son 500 yılda çok birşey yapamamasının sebebi okuduğundan birşey anlamayan tembellerin türemesinden dolayı. Bu gerçekten çok üzücü bir tablo.
İnşirah suresi 7. Ayet’te diyor ki: “Öyleyse bir işi bitirince diğerine koyul.” İslam işte bunu söylüyor. Eğer bunu uygulayabilirsek çok güzel yerlere geliriz diye düşünüyorum.
Önemli olan şey gayrettir. Yani ne kadar çok şey yaptım o kadar iyi değil. Herkesin kapasitesi farklı. Demek istediğim şu; birinin kapasitesi günde bir kitap bitirmektir, diğerinin ki ise günde iki sayfa kitap okumaktır. Burada sayı önemli değil senin o işe gayret etmendir burada vurgulamak istediğimiz. Kısacası süreklilik kazanmaya çalışmak.
Şunu unutmayın; eğer ya yapamazsam ya olmazsa ya başaramazsam vs. diye düşünüp durursanız bir ömür boyu başkalarının başardıklarına bakarsınız. Bu da bir ömür boyu hayal kırıklığı yaşatabilir.
Son olarak şunu demek istiyorum: insanlara faydalı olmaya çalışın (tabi ki önce kendinize), bir dert sahibi olun, hayalinizin peşinden koşun ve bunları YAPIN. Durmaya gerek yok ömür çok kısa. YÜRÜRSEM YAKINDIR, BAKARSAM UZAK.
Video önerisi: Hikmet Anıl Öztekin: Başarının sırrı: konfor alanının dışına çıkmak
Kaynak:
- Hikmet Anıl Öztekin - Uzak durmanız gereken 5 insan tipi ve uzak durma yöntemleri
-MAVİKALEM-
0 yorum:
Yorum Gönder